0,00 TRY

Sepetinizde ürün bulunmuyor.

V.E.

Oblomovculuk bu aralar pek bir moda oldu; yine, yeni, yeniden. Blog yazıları, köşe yazıları, tembel iş arkadaşlarına ayar olanların ekmeğini yerim diye Instagram’a resim hazırlayanlar, Snapchat’te malak gibi hareketsiz yatarak koltuğun kenarına #oblomov yazıp snap atanlar ve Twitter’da manşonsuz sokulan lafların nesnesi olmak derken gündem pek bir Oblomov dolu. Yazıya Oblomov ile girmeyi en çok ben hak ediyorum, en çok bana tembel diyeceksiniz, saksı değilim ben! Bu ay da yazısını en son veren yazar olmaya namzettim, hatta Ragıp Ağabeğ’in fb duvarına “Neeee, herkes yazısını göndermiş mi” yazmışlığım bile var. Ancak bayan Sidre hemen ortaya çıkıp iki gün daha diye ağlamaya başlayınca aklıma el yumruğu yemeyen kendininkini balyoz sanır lafı geldi. O yüzden Oblomovluğu Sidre Mete’ye bırakıyor ve pandalığa adaylığımı koyuyorum. Hem aynı tembellik var, hem de karın bölgelerinde kızlarımızı aşk yastığı diye kandırabileceğimiz koca bir göbek taşıyorlar. Üstelik genel kültürü azıcık geniş olanlar, bunların soylarının tükenmemesi için önlem alınan dönemde yapılanları bilecektir.

Ve benim koskoca sahnede “BİR TÜRK PAŞASI GALİBA” diye bağırmamla salonda alkış tufanının kopması bir olmuştu. Çünkü lise sondaydık ve hepimiz “ergenlik bir girdap be gülüm” hâlet-i ruhiyesini yaşıyorduk. Geriye sarmaya devam ediyorum. Lise tiyatro gösterisi öncesi herkesi ayarlamıştım, benim repliğim bitince millet ayağa kalkıp goygoyu basacaktı. Bu planı yapma noktasına gelmemde şüphesiz kolejdeki 2 Ülkücüden biri olmamın etkisi yadsınamazdı! Senaryo ve oyuncu listesi dağıtılmış ve talebelerin hangi role aday olmak istedikleri bekleniyordu. Alexeyev karakteri çok konuşmuyordu ama metindeki tek Türk kelimesini o telaffuz ediyordu dolayısıyla da benim kimi seçeceğimi tarih seçmişti!!! Demem o ki göklerden gelen bir ses var. Hâlbuki orada repliği daha fazla olan bir role bürünüp sonra keşfedilip ardından da ATM memuru bir tiyatro emekçisi de olabilirdim, demem o ki çok da şeetmemek lâzım…

Ve memlekette hâlâ olağanüstü hâl var.

[vc_cta h2=”Yazının devamı Ayarsız dergisinde” style=”3d” add_button=”right” btn_title=”Abonelik Formu” btn_style=”3d” btn_shape=”square” btn_color=”danger” btn_link=”url:http%3A%2F%2Fayarsiz.net%2Fabonelik-formu%2F|||”]Ayarsız dergisini kitapçılardan edinebilir veya Abonelik formunu doldurarak adresinize getirtebilirsiniz.[/vc_cta]
Önceki İçerik
Sonraki İçerik
spot_img

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz