Kendi dersinin sınavındaydı. Süre: Kırk beş dakika. Halkla İlişkiler Bölümü birinci sınıf. Ders: Sosyoloji. Bir soğuk savaş daha başlamış, cephe sâkindi; Selim bir yandan yarım kalan voltasına devam ediyor, bir yandan da çözümsüz bıraktığı kopya problemine kafa yoruyordu. Sevmediği kareler parça tesirli kâbuslar gibi gelip geçiyordu zihninden. Yakalandığı zaman kendine nevropat ya da kaybeden süsü veren sahtekârlar; “Siz hiç kopya çekmediniz mi sanki?” gibi sulu soruları geveleyip duranlar; “Başka hocalarımız müsamaha gösteriyor ama!” gibi fevrî karşılaştırmalarla, parçası oldukları kara düzeni ifşa eden sülükler; idarede dayısı bulunan dokunulmazlar… Diğer yandan yalnızca çekilen kopyalar değil, kullanılan tekniklerin ilkelliği de Selim’i çıldırtıyor, zekâsına hakaret eden bu andavallıları aşağılık buluyor, hele yakalandıktan sonra biraz olsun utanmak yerine pişkin pişkin sırıtanlardan midesi bulanıyordu.
Bu tip raydan çıkmışlıkları gördükçe kurtuluşu totaliter politikalarda buluyordu, yâni bütüncül bir denetimde. Üstelik Huxley tipi, yeni moda, güler yüzlü bir totaliterlik bile değil, doğrudan Orwell tipi, yirminci yüzyıldan kalma, asık yüzlü bir totaliterlik. “Sallandıracaksın üçünü beşini kantinin göbeğinde, ondan sonra bak bakalım kalıyor mu kopyacı filan.” Başka türlü yola gelecekleri yoktu bu veletlerin. “Yola getirmek için yoldan çıkmak” Selim’e göre parola buydu. Cennetin yolu entelektüel şiddetten, akademik bir cinnetten geçiyordu. Cihangir Cengiz Han’ın yasaları kadar katı kurallar ile canlı kanlı sosyoloji. Mottolar: “Gözler iktidarın aynasıdır”, “Her şey öğrenci için, öğrenciye rağmen”. Sınav kuralları: Sınav başlamadan önce üst baş aranacak; bulunan kopya kâğıtları sahiplerine yedirilecek; suç aletini yemeyi reddeden ya da yiyemeyen kopyacı katiyen sınava alınmayacak. Sıralara, duvarlara, avuçlara yazılmış kopyalar sahipleri tarafından yalanarak temizlenecek; birinci maddede olduğu gibi, emre itaat etmeyen sınavdan atılacak. İdarece “Getirilmeyecek!” denildiği hâlde getirilen cep telefonlarına el konulacak. Sınıflar kamerayla donatılacak, başgözetmen sürekli takipte olacak. Kayıtlar sınavlardan sonra tekrar tekrar izlenecek, şüpheliler sorguya çekilecek. Gözetmen sayıları arttırılacak; göz açtırmak yasak. Kronik kopyacılar tek tek fişlenerek toplama sınıflarına gönderilecek. Olası isyâncılara kovma, uzaklaştırma gibi cezalar kesilecek, notkırım uygulanacak. Arkadaşlarını kolay satabilen, ispiyoncu öğrencilerden müteşekkil bir istihbarat ağı kurulacak ve bütün öğrenci ortamlarına, özellikle de kopyaların hazırlanıp fotokopici İrfan Abi tarafından çoğaltıldığı kantine sızılarak, her türlü bilgi toplanacak, her türlü kopya tezgâhı dağıtılacak. Din dahi sınav sağlığı için kullanılacak; gerekirse “Kopya bütün kötülüklerin anasıdır” misali hadisler uydurulacak…
[vc_cta h2=”Yazının devamı Ayarsız dergisinde” style=”3d” add_button=”right” btn_title=”Abonelik Formu” btn_style=”3d” btn_shape=”square” btn_color=”danger” btn_link=”url:http%3A%2F%2Fayarsiz.net%2Fabonelik-formu%2F|||”]Ayarsız dergisini kitapçılardan edinebilir veya Abonelik formunu doldurarak adresinize getirtebilirsiniz.[/vc_cta]