- Her şey ne kadar standart. Her şey ne kadar renksiz ve sıkıcı. Şu tarihi arka plana sahip bir ülke için bu ne kadar boğucu bir durum. Durum ne kadar zayıf, ne kadar karizmasız.
- Dayak yiyen insanın ve düşmanına da gücü yetmeyen adamın psikolojisini herhalde bizden iyi kimse anlayamaz. Nedir çıkış yolu?
- Yeni bir oyun, yeni bir bilgilenme alanı demek. Zihnin yeni örüntüleri okumayı öğrenmesi demek. Çok zevkli bir yolculuk anlamına da geliyor.
- Acaba “kurtlukta düşeni yemek kanundur” atasözünün anlam bağlamına timsahların karıştığı bir kavga giriyor mu? Timsah yere düşmez; o zaten yerdedir. Yerden dövüşür ve düşmanını kaptı mı çok fena parçalar. Coğrafyamızda bulunmayan hayvanlar üzerinden strateji, taktik ve prensip geliştiremiyoruz demek ki!
- Sâdece boşluk vardı. Nerede? İşte orası meçhul! Boş ve karanlık odanın ortasında uzun süredir hareketsiz yatan bir beden var. Yerde yatanın şuuru kapalı ve dışardan müdahale imkânsız. İstediğimiz kadar teşvik edelim, motive etmeye çalışalım. Gönül teline dokunalım, bir hareket yok. Ne olacaksa içerden olacak, ne yapacaksa kendi yapacak.
Mart 2016 da yayın hayatına başlayan Ayarsız Dergisi, fikir, kültür, sanat ve edebiyat dünyasına yeni bir soluk katmayı hedefliyor.
© Ayarsız Dergi - Tüm Hakları Saklıdır - Sayfa Düzeni: Korkut Tasarım Ofisi