Hindistan, Hint Sineması ve bu ikisiyle alâkalı Kavvali konusunun Türk aydınlarının ilgisini çektiği söylenemez. Avrupa merkezli bir tefekkür dünyasından beslenen Türk münevverliği için Hindistan, zaten uzaktaki bir dünyaya karşılık gelmektedir. Oysa hem Hindistan, hem müzik, hem de sinema sektörü Türk münevverlerin ilgisini hak edecek önceliklere sahiptir. Her şeyden evvel ortak bir tarihten, dolayısıyla kökleri eskiye dayanan bir kültürel bağdan bahsedilmesi icap eder. Bu ortak kültürel zenginliklerin arasında müzik bilhassa hatırlanmalıdır. Kavvali müziği bu alanda önceliklidir. Zira bir tür dinî müzik olan Kavvalier Türklerle Hindistanlıları birbirlerine yakınlaştıracak öğelere sahiptir. Keza, Kavvalilerin ortaya çıkma biçimleri yanında içerdiği formlar bakımından da Türk dinî müziği ve tasavvuf anlayışıyla örtüşen anları vardır.
Bu müziği icra edenlere Kavval, icra edilen forma da Kavvali adı verilmektedir. Kavvali bezmlerinde bir takım önceliklerin ve unsurların olmasına da âzamî dikkat gösterilir. Zira bu düzen, Kavvali icrasının hem esas, hem de şekil şartlarındandır. Bir Kavvali cemaati sekiz yahut dokuz kişiden oluşur. Oturma düzeni ontolojik imayı içerdiğinden önemlidir. Ekip, bezmdeki yerini iki sıra hâlinde alır. Kavval denilen solist ya da solistler önde bulunur. Ön sıradaki Kavvala tabla adı verilen bir de enstrüman eşlik eder. Tabla, bir tür ritim sazı olup aşağıda da işaret edileceği üzere aslında ayrı bir anlam dünyasının kapısıdır. Arka sırada ise diğer sazlarla birlikte koro kendine ayrılan yeri işgal eder. Performansa tabla haricinde duruma ve icra edilecek parçaya göre Hint müziğinin harmonium, dolak, rebap, sarangi ve saringda adlı diğer sazları eşlik eder.
[vc_cta h2=”Yazının devamı Ayarsız dergisinde” style=”3d” add_button=”right” btn_title=”Abonelik Formu” btn_style=”3d” btn_shape=”square” btn_color=”danger” btn_link=”url:http%3A%2F%2Fayarsiz.net%2Fabonelik-formu%2F|||”]Ayarsız dergisini kitapçılardan edinebilir veya Abonelik formunu doldurarak adresinize getirtebilirsiniz.[/vc_cta]
