‘Anlardın, bir defâ seni benim gözlerimle görebilseydin eğer…’
Semâ, üşürken yüzüm, ellerin kadar sıcak;
seher vâkti kokunu ararken köşe bucak,
zerreden seyyâreye zikirle yoğrulurum.
Değil ki sesin gelse, uzaktan kucak kucak
adını duyduğumda, aniden doğrulurum.
İki yakamdan tutar, kızdırdığım her sabah;
gün ayak sürüyünce tövbelediğim günâh,
çarpar beni nârına alazla cenklenirim.
Ne gam! Boyansa gövdem, çalafırça simsiyâh
ben o gözlerindeki cennette renklenirim.
…